Teknoloji ve Eğitimde Değerlendirme-Notlandırma Kriterleri

Selena Hamitoğulları
3 min readJul 12, 2021

Yakın geçmişimizi bile düşündüğümüzde teknolojinin çok hızlı bir değişim ve gelişim sürecinde olduğunu fark edebiliyoruz. Bu yüzden teknolojik gelişmelerin getireceği yeni öğretim tekniklerinin, değerlendirme ve notlandırma kriterlerinde değişikliğe sebep olup olmayacağı sorusunu çeşitli yönleriyle tartışıp bunun üzerine bilgi inşa etmek istedim. Bu problem beni eğitim içindeki alıştığımız öğretmen-öğrenci ilişkisini, değerlendirmenin vazgeçilmezliğini, girmeye alıştığımız ülke çapında yapılan sınavları gelişebilecek teknolojiler üzerinden değerlendirmeye yöneltmesi açısından çok kritik düşüncelere ve noktalara sürükledi.

Başlangıçta bu soruyu düşündüğümde aklıma gelen teknolojiler yapay zeka ve robotlarla sınırlıydı. Gelecekte uygulanacak öğretim tekniklerini sadece bilgisayar içeren bir ortamda yapılması ihtimali üzerinden değerlendiriyordum. Aklımdaki değerlendirme ve notlandırma metotları daha çok öğrencileri sıralama ve puanlama sistemi üzerindendi. Başta yaratıcılıktan ve uygulanabilirlikten uzak uygulamaları düşünsem de düşünme sürecim içerisinde değişik teknolojileri hayal etmeye başlamam bilgi inşası sürecime olumlu katkıda bulundu.

Bilgi inşası sürecimin büyük bir kısmında Amazon Alexa gibi yapay zeka ve simülasyonlar üzerine düşünürken, bu problemi günümüz teknolojileri üzerinden de inceleyebileceğimi fark etmem bilgi inşası sürecimi hızlandıran bir nokta oldu. Bunun yanında günümüzde de kullanılan Second Life, Sims City ve Minecraft gibi yazılımlar üzerinden değerlendirme konusunda nasıl bilgi toplayabileceğimi de düşündüm. Öğretmenin öğrencileri izlemesi tarafındaki beyin çipi senaryolarındaki etik, erişilebilirlik ve eşitsizlik problemlerini ve hata payının olmasının yaratacağı problemleri alt başlıklar olarak düşünmem gerektiğini fark ettim. Daha yakın bir dönemi düşündüğümde ise pandemi sürecinin bile eğitime yeni öğretim teknikleri getirdiğini fark ettim.

Popüler bir fikir olarak insanların aklında hep beyinlere hazır teorik bilginin verildiği bir çip takılması fikri var. Fakat, beyinlere çip yerleştirilse bile her öğrenci bilgiyi pratiğe dökmek için problemleri keşfetme ve teorik bilginin günlük hayattaki uygulamasını anlama sürecine dahil olacaktır. Öğrencinin günlük hayattaki sorunları çözmedeki becerilerindeki gelişimi, akranlarına kıyasla belirlemek için de değerlendirme sistemi şarttır. Yani, teknolojinin gelişmesi ve herkesin beyinlerine çip takılması fikrinde bile çeşitli amaçlar için değerlendirmeye ihtiyaç duyulur. Yeni değerlendirme ortamları ve amaçları demek ise yeni kriterler demektir. Bu şekilde düşünmek, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin beraberinde getireceği yeni öğretim teknikleri ve yöntemlerinin, yeni değerlendirme metotları ve kriterleri getireceği fikrine yakınlaşmamızı sağlar.

Ayrıca, teorik bilginin direkt alınması ve kişilerin kendi deneyimlerini, beceri ve yeteneklerini düşünerek teorik bilgiyi hayatlarında kullanması ve bunun üzerinden değerlendirilmesi fikri çok faydalı bir fikir olsa da etik konudan bazı endişeler yaratır. Sonuçta amacımızın insan eğitmek olduğunu düşündüğümüzde teknolojinin gelişimini eğitim için uçuk noktalarda değerlendirmemeliyiz. Her insan öğretmeniyle ve sınıf arkadaşlarıyla duygusal bağ kurar. Teknolojinin gelişimi ne bu duygusal bağı kırmalı ne de öğrencileri aşırı hırslı davranmaya yönlendirmelidir. Aynı şekilde öğretmenlere öğrencilerin beynindeki çiplere erişmek ve onları kontrol etmek için yetki vermemiz distopik bir evren yaratır. Eğitim, öğrenci ve teknoloji bu kadar kötü bir noktaya çekilmemelidir.

Sonuç olarak teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin değerlendirme şarttır. Gelişen teknolojilerle elde ettiğimiz yeni öğretim metotları, bize yeni değerlendirme ve notlandırma kriterleri getirecektir. Günümüzdeki değerlendirme ve notlandırma kriterleri, değişen teknolojiye göre uyarlanmalı ve farklılaşmalıdır.

--

--

Selena Hamitoğulları

BT İş Analisti | Boğaziçi Üniversitesi23' | YetGen21' | linkedin: selena-hamitogullari